Lezzet Çemberinden Geçiren İzmit Simidi

Bol Susamlı Burgulu Çıtır Gevrek

İzmit Simidi, yörenin pekmeze bandırılmış susamla kaplı burgulu çıtır halkası, pek kolaydır hamurunun yumuşaklığına, taş fırınlarda kızarmış çıtırlığına kanması.

Bir zamanlar İstanbul’dan doğuya doğru giden kervanların karınlarını doyurmak için durdukları İzmit hanlarında hızlıca hazırlanan ve bu açıdan çağımızın ilk hızlı atıştırmalıklarından sayılabilecek olan İzmit Simidi, un, su, yaş maya ve kararınca tuzun karıştırılıp uzun uzun yoğrulması ve burgu şekli verilen hamurunun halkalar haline getirilmesi ile hazırlanıyor.
Önce sulandırılmış üzüm pekmezine, ardında da susama bandırılan, ardından da kabarması için 20 dakika bekletilen İzmit simidinin taş fırınlarda 7-8 dakika pişirildikten sonra ulaştığı renk ve koku, dünyanın her kıtasından insanı lezzetin çemberinden geçiriyor.

Peki ya sizin yörenizin hangi ürünü lezzet sınırlarını halka halka genişletiyor?

İçimizdeki Çocuğa Tatlı Haber Cevizli Şeker

Şekerli Un Kaplı Ceviz Parçacıkları

Elbistan’a bayram geldi mi çocukların canı onu çeker, bayram neşesinin hem tadı hem adıdır cevizli şeker.

Kahramanmaraş’ın Elbistan yöresinde yoğun lezzetli birinci kalite cevizler glikoz ve fruktoz içermeyen doğan pancar şekeri ve un karışımına bandırılıp yumuşacık bir kabukla kaplanıyor; ağıza atılır atılmaz dağılan ve lezzeti tüm damağa yayılan cevizli şekerlerin tatlı ve hafif lezzeti yalnızca çocuklara değil, içimizdeki çocuklara da bayram neşesi yaşatıyor.

Peki ya sizin yörenizde hangi şekeri yiyenler çocuklar gibi şenleniyor?

Bandıra Bandıra Yenilen Kahvaltılık Zahter

Dövülmüş Baharat Ve Çeşni Karışımı

Antik çağlardan beri doyulmamış kahvaltılık zahterin ekşimtrak lezzetine,
Henüz kahvaltı kültürü bile yokken güne başlanmış bu baharatlı karışım ile.

Hatay yöresinde Karabaş kekiği olarak bilinen Antik Roma’nın şifalı bitkilerinden zahterin toplanıp kurutulduktan sonra yörenin yabani yer fıstığı olan menengiç, nohut, leblebi, küncü, bulgur, şumra, nane, sumak, tarçın, kekik, mayana ve küzbara tohumu, karpuz ve kavun çekirdekleri, karabiber ve tuz ile beraber önce kavrulması, sonrasında ise taş dibekte toz halini alıncaya kadar dövülmesi ile elde edilen kahvaltılık zahter, antik çağlardan bu yana tahıl kalıntılarının heba olmaması niyetiyle hazırlanıyor. Hatay’ın kahvaltı sofralarına oturan herkes ekmeğini önce halis muhlis zeytinyağı kasesine sonra kahvaltılık zahtere bandırması gerektiğini biliyor.

Peki ya sizin yörenizin bana bana yemelik lezzeti ne?

Ekşinin Tatlı Dengesi Kuşburnu Meyvesi

Diri Ve İri Tanelerin Buruk Marmelatı

Doğada kendiliğinden yetişir ekşi kuşburnu taneleri, ezmesi ise zahmetlidir; sabır ister tutturmak tatlı kıvamını, koyu rengini.

Bol yağışlı Gümüşhane iklimini pek seven kuşburnu ağacının turuncudan kırmızıya çalan iri ve diri taneleri yaz aylarının sonlarına doğru yerli halk tarafından tek tek toplanıp bol su ile yıkanıyor, gözenekli bir bez çuvala doldurulduktan sonra tokaçla ezilerek çekirdek ve zarlarından ayrılıyor, leğenlere boşaltılarak gözerden geçirildikten sonra bir miktar beyaz pancar şekeri katılarak odun ateşine yerleştirilmiş bakır kazanların içerisinde kaynatılarak pişiriliyor; kuşburnu ezmesinin C vitaminli ekşi tatlı lezzeti, mevsim geçişlerinde bünyeye kuvvet veren doygun kıvamı ve harlı ateşin sıcaklığı ile koyulaşmış rengi, yalnızca tahta kaşıklarla ara vermeden karıştırıldığında tutturuluyor.

Peki ya sizin oralarda hangi meyve taneleri emekle kıvamını alıyor?

Ekmekten Fazlası Fertek Halkası

Ev Unundan Yapılma Bir Halka Geleneği

Yeşil Fertek’in meşhurdur bayatlamayan halkası, herkese yetiştirmek zordur, el çabukluğu ister açması.

Değirmende öğütülmüş kuru buğdaydan elde edilen ev ununun tuz ve su katılarak yoğrulması ile elde edilen hamur yılların tecrübesi ile kazanılmış el yordamı ile halka şekline getirilerek tandır ocağının ısınmış duvarlarına bitkisel yağ yardımı ile yapıştırılıp pişiriliyor; soğuk kış günlerinde iplere asıldıkları kilerlerden çıkarılan Fertek halkaları, sunulduğu sofralara yeni bir ekmek kapısı açıyor.

Peki ya sizin memleketinizde ekmeğin yerini hangi ürün tutuyor?

Acının Kara Kurusu İsot

Güneşle Kavrulmuş Kırmızı Biber

Güneşte yakıla yakıla kıvamını alan kırmızı biberler lezzetin acısını sunar mutfaklara, isot yoksa ne yenilirse yenilsin doyulmaz Urfa sofralarında.

Peygamberler şehri Şanlıurfa’nın toprağına ilkbaharda ekilen, tüm yaz özenle bakılıp sulandıktan sonra Ağustos sıcağında imece usulü toplanan kırmızı biberler, yine imece usulü kırıldıktan sonra çatılara serilip yakıcı güneşin altında önce kurutuluyor, sonra terletiliyor ve son olarak renkleri siyaha dönünceye kadar kavruluyor; güneşin altından alınıp akşam serinliğinde dövülen biberler, elekten geçirildikten sonra tuz ve zeytinyağı ile karıştırılıp lezzetin acını çıkarmak isteyenlere sunuluyor.

Peki ya sizin şehrinizin sofralarında hangi lezzetin acısı afiyetle çekiliyor?